Ereğli’nin merkezinde gizemli bir hikayeye sahip olan Cehennemağzı Mağaraları, Roma ve Bizans dönemlerine ait üç ayrı mağaradan oluşur.
Kilise Mağarası, doğal yapısının yanı sıra kısmen işlenmiş kayalıklarla dikkat çeker. Bu mağara, Roma ve Bizans dönemlerinde gizlice ibadet edilen yerlerden biriydi. O dönemde, Hıristiyanlığın resmi olarak kabul edilmediği bir zaman diliminde, ilk Hıristiyanlar burada ibadetlerini gerçekleştirirlerdi.
Herkül Mağarası’nın efsanelere dayanan hikayesi, MÖ 1200’lere uzanır. Argonot Seferi sırasında Herkül’ün, Kral Eurystheus’un verdiği zorlu 12 görevden birini burada tamamladığına inanılır. Herkül, Cehennem Tanrısı Hades’in ülkesine girerek üç başlı köpek Cerberos’u yeryüzüne çıkarmış ve o dönemde Ereğli’nin sakinleri olan Mariandiynler’e yardım etmiştir. Bu olayın ardından kente “Heracleia Pontica” (Karadeniz Ereğlisi) adı verilmiştir.
Ayazma Mağarası ise geniş girişi ve iki ayrı salondan oluşmasıyla öne çıkar. Mağarada bulunan göl, geçmişte su gereksinimini karşılamış ve kutsal olarak kabul edilmiştir. Ayrıca, günümüzde bu alanda klasik müzik dinletileri düzenlenmektedir.
Cehennemağzı Mağaraları, Ereğli’nin tarihi ve mitolojik mirasının önemli bir parçasıdır. Bu benzersiz mağaralar, ziyaretçilere antik dönemlerin gizemli atmosferini ve efsaneleri keşfetme fırsatı sunar.